​PodyumPark Genel Müdürü Ahmet İnsel Röportajı

"Türkiye’de İlk Olduğumuzu Biliyoruz"

Kısaca firmanız ve hizmetleriniz hakkında bilgi verebilir misiniz?

PodyumPark, 2012 yılından itibaren faaliyete başlayan bir firmadır. Yapı ve şekli nedeniyle Bursa Nilüfer Belediyesi’nden kiraladığımız bir alan. İlk planlamamızda, burayı tamamıyla eğlenceye yönelik bir alan şeklinde yaratalım istedik. Bursa şehri, güzel yeşil bir şehirdir fakat eğlence yönünden çok fazla mekanı yoktur. Biraz da sektörün eksikliklerinden yola çıkarak hazırlanan bir proje kurguladık. İnsanların gelip rahat hareket edebilecekleri, ailece çocuklarıyla birlikte gelip zaman geçirebilecekleri bir mekan yaratmak istedik. Bir de bu alan içerisinde tamamıyla yeme içme sektörüne ait bir yer olsun istedik. Bir tarafta çocuklar lunaparkta, çocuk oyun alanlarımızda eğlenirken, anne babalar istedikleri gibi sinemada film seyredebilir, yemek yiyebilir. Çocuklar burada hem araç gürültüsünden, hem trafikten uzak bir ortamda rahat rahat vakit geçirebilir.

Projemizin sonuna baktığımız zaman istediğimiz noktaya gelmiş durumdayız aslında. Beklentilerimizi büyük ölçüde karşıladık. Tamamıyla aileye yönelik çoluk çocuğun hizmet alabileceği bir alan yaratmak istedik ve sonuçta gördüğümüz, hedeflediğimiz kitleyi buraya getirebildiğimizi düşünüyoruz. İnşallah yapacağımız diğer aktivitelerle de çok daha fazla hizmeti sağlayabileceğimize inanıyoruz.

 

Eğlence etkinlik sektörü gün geçtikçe gelişme gösteriyor siz sektörün bu gelişmelerini nasıl değerlendiriyorsunuz? Sizce önümüzdeki senelerde sektörel anlamda ne gibi değişiklikler, gelişmeler olacaktır?

Eğlence sektörü dediğiniz gibi çok hızlı bir gelişim sergiliyor. Artık dijital bir ortam söz konusu, dijitalle insanlar daha çok iç içe olmaya başladı. Tabi ki bundan 10- 15 yıl önceki eğlence materyalleri ile şu ankiler çok farklı. Biz de sektöre, zamana ayak uydurmaya çalışıyoruz. O sebeple, biraz daha farklılık yaratabilecek eğlence mekanları oluşturmaya çalışıyoruz.

Biraz önce dediğim gibi, yeme içme sektörü içindeyiz, en iyi hizmet sağlayacak markaları getirmeye çalışıyoruz. Ama bir taraftan da, kişilerin eğlenebilecekleri ortamlar yaratmaya çalışıyoruz. Burada oluşturacağımız bir alanla tamamıyla dijital ortamlı, hem çocukların hem yetişkinlerin hem de ailece hizmet alınabilecek, eğlenilebilinecek bir ortamı ziyaretçilerimize sağlıyor olacağız. Bu, aslında zamanın getirdiği bir gereklilik. Hem yurt dışına hem yurt içine baktığımız zaman, artık her şey dijital ortamda yapılıyor. Hem yer darlığı, hem zaman darlığından kaynaklı olarak, insanlar yaşadıkları yerden çok uzaklaşamıyor. Bu sebeple, birçok şeyi aynı yerde görmek istedikleri için onlara da böyle bir ortam yaratıyor olacağız.

 

Kendinizi sektör içinde nerde görüyorsunuz? Firmanızın sektörde güçlü olduğu ve sizi rekabette öne çıkaran yanlarınız nelerdir?

Bizi tanımlarken AVM diye söylerler ama biz AVM kelimesini kabul etmiyoruz kendimiz için. Biz bir alışveriş merkezi değiliz. Biz tamamıyla yaşam ve eğlence merkeziyiz, ki şu an biz Türkiye’deki ilk eğlence belgesine sahip bir turizm tesisi oluyoruz. Türkiye’de ilk olduğumuzu biliyoruz. Ve hatta şu anda Bursa dışından da farklı yerler açmayı planlıyor musunuz diye soranlar bile oluyor. Sektörde ilk olduğumuz için farklı bir yapıya sahibiz. 85 dönümün üzerine kurulu ve içinde farklı materyalleri barındıran bir alan.

Tek olduğumuzu düşünüyoruz ama bundan sonra mutlaka bu tür yerlerin olması gerekliliğini de savunuyoruz. Çünkü insanlar AVM’lere gidip kapalı alanlarda çok fazla statik elektriğe maruz kalabiliyorlar ya da hep kapalı ortamlarda olduklarından sıkılabiliyorlar. Yurt dışına baktığımız zaman, özellikle kuzey Avrupa ülkelerinde, insanlar hava soğuk olmasına rağmen genelde açık alanlarda zamanlarını geçirebiliyorlar. Aslında bizim amacımız, insanların AVM kültürünü biraz daha açık alanda yaşayabilmelerini sağlamak. İstedikleri malzemeleri burada bulabilmeliler, istedikleri sosyal ortamı burada yakalayabilmeliler, çocuklarıyla istedikleri gibi zaman geçirebilmeliler. Böyle bir ortam yarattığımızı düşünüyoruz ama mutlaka bu tür yerlerin çok daha fazla olması gerektiğini de savunuyoruz. Çünkü gelen geri bildirimlere de baktığımız zaman, insanlar açık alanda yaptıkları aktivitelerde çok daha mutlu oluyorlar. Çocuklarla çok daha fazla zaman geçirebiliyorlar ki bugün Türkiye’ye baktığımız zaman, ailelerin problemleri en fazla birlikte yeterince zaman geçiremedikleri için yaşadıklarını görüyoruz açıkçası. Aileler için çocuklarıyla beraber zaman geçirebilecekleri ortamlar yarattığımız sürece, bu tür problemler zamanla azalacak ve ortadan kalkacaktır diye düşünüyorum.

 

Eğlence etkinlik sektöründe projelerin başarısında etkili olan faktörler ve detaylar sizce nedir?

Biraz farklılık yapmak, sıra dışı bir şeyler yaratabilmek lazım. Ayrıca insanların istekleri ve taleplerini de göz önünde bulundurmak gerekir diye düşünüyorum. Böylelikle katılım ve talepte artış olacaktır. Çünkü sadece kendi düşüncelerinize göre bir ortam yaratınca, bu alanı sadece siz ve sizin gibiler kullanabilir.

Bizim burayı oluşturmamızın sebeplerinden biri de, Bursa’da çok fazla sosyal ortamın olmaması. Ailevi bir ortamın olmamasından dolayı böyle bir ortam yaratmaya karar verdik. Biz bunu başardığımızı düşünüyoruz burada. Ama dediğim gibi, bu tür yerlerin mutlaka biraz daha fazla olması gerektiğini savunuyoruz.

 

Önümüzdeki süreçte Podyum Park sektörün gelişimine katkıda bulunabilmek için neler yapmayı planlıyor?

Şu anda burası, Bursa’da firma olarak yaptığımız ilk projemiz ama yatırımcılarımızın yaptığı yine eğlence sektörü anlamındaki üçüncü yer. Amacımız, eğer yatırım yapacaksak, bu işi bir adım daha öteye götürebilmek.

Dediğim gibi, tek olduğumuz için mutlaka tesisimizin kopyalamaları çok olacaktır. Biz yavaş yavaş görüyoruz bunları zaten. Bizim bir sonraki adımımız, bu projemizi bir adım daha öteye götürebilecek projeler yaratmaktır. Kısa vadede böyle bir düşüncemiz yok ama uzun vadede böyle bir düşüncemiz olacaktır diye tahmin ediyorum.

 

Podyum Park olarak kısa ve uzun vadedeki hedefleriniz nelerdir?

Biz tam bir AVM olmadığımız için, eksikliklerimizi sadece yaşayarak görebiliyoruz. Çünkü bir kapalı alanda bir AVM iseniz, en iyi AVM’yi kendinize rol model edinerek, işletim sistemini uygulayabilirsiniz. Ancak biz, kendi açımızdan işletme anlamında, burada bir kurgu yarattık. Ama tabi ki eksiklikleri ve talepleri de görerek bu kurgu biraz şekil değiştirebiliyor. Örneğin, geçen sene ki bakış açımız ile bu seneki bakış açımız çok farklı.

Önümüzdeki bir iki yıl içinde tüm her şeyi yerine oturtacağız diye düşünüyoruz. Ondan sonrasında şu anda kesin olmamakla beraber, belki bu tür projeleri biraz Türkiye geneline yaymak adına bazı projelerimiz olabilir.

 

2016 yılında sektörden beklentileriniz ve büyüme hedefleriniz nelerdir?

Sektörden beklentimizle ilgili olarak, aslında insanların daha rahat hareket edebilecekleri yerlerin çoğalması anlamında hamle yapmalıyız. Biz AVM yöneticileri ile de görüşüyoruz ve herkes biraz daha farklı olduğumuzu biliyor. Çok daha insana yönelik bir yer olduğumuzu biliyor. Çünkü AVM’ler biraz daha ihtiyaç giderilen yerler, burası biraz daha keyifli ve kaliteli vakit geçirmeyi sağlamak amacıyla yapılmış bir yer. Örneğin, AVM’lerde ihtiyaç dolayısıyla yediğiniz yemeği, burada zevk alarak yiyorsunuz.

Amacımız, buraya gelen kişilerin en az 1,5- 2 saat kaliteli vakit geçirebilmelerini sağlamak. Şu anda da buraya gelen kişiler aşağı yukarı en az 1- 1,5 saat arası burada vakit geçiriyor. Bu süre bazen 5- 6 saate kadar da çıkabiliyor.

Bu tür yerleri çoğaltmanın, insanın gelişimi veya psikolojisi açısından çok önemli olacağını düşünüyoruz aslında. Bu yüzden, AVM’lerin biraz daha açık alanlara yayılması gerektiği fikrindeyiz. Bu anlamda görüşmelerimiz de yapılıyor, dediğim gibi birkaç yerden de talep var böyle bir yer yapmayı düşünüyor musunuz diye. Ama AVM’lerin, kapalı alanlardan ziyade biraz daha açığa çıkması lazım bence.  Şimdi forumlar yapıldı mesela, forumlar da yarı açık yerlerdir ve insanların çok hoşuna gidiyor. Bence açık alanlara yönelik AVM’ler yapılmasının kişiler üzerinde çok daha güzel etkisi olacaktır ve bu alanlara talep artacaktır diye düşünüyorum.

 

Bünyenizdeki Aquaparktan ve komşu lunapark işletmenizden de biraz bahsedebilir misiniz?

Aquapark 3- 3,5 aydır açık olan bir yerimiz. Biz, 2012 yılında orayı restore ederek tekrar açtık ve şuan hem alan olarak büyüklüğü anlamında hem de hizmet kalitesi anlamında bölgenin en iyi aquaparkı olarak değerlendirilebilir bir konuma ulaştırdık. Orayı hazırlarken de yine beklentileri göz önünde bulundurarak hareket ettik. Baktığımız zaman, yaklaşık 70 bin insanın giriş yaptığı bir yerden bahsediyoruz. Biz burada biraz daha insanların çocuklarıyla rahat zaman geçirebilecekleri bir alan yarattık. Gelen kitleyi de ona göre biraz seçiyoruz. İnsan seçmek anlamında bu belki doğru olmayabilir ama sonuçta insanlar oraya biraz daha keyif almaya geliyorlar, keyif alırken de olumsuzluklardan etkilenmemeleri gerekiyor. Bu anlamda gerekli önlemleri alıyoruz. Hem personel anlamında eğitimsel olarak, hem de oluşturduğumuz mekansal kurguyu da bu doğrultuda hazırladık. Çok iyi geri bildirimler de alıyoruz bununla ilgili.

Ve 2 ay içinde 70 bin kişiyi ağırlamak gerçekten zor bir iş. Çünkü insanlar buraya eğlenmeye geldikleri için beklentilerinin de karşılanmasını isterler. Bununla ilgili aquaparkta iyi bir sonuca ulaştık.

Lunapark olarak da bölgede alternatifteki en iyi lunaparkla çalışıyoruz, Star Park’la. Onlar da sektörün iyilerinden ve ihtiyaçları da bildikleri için ona göre bir hizmet kurgusu planlamış durumdalar. Aquapark ve Lunaparkı birbirine bağlantılı şekilde çalıştırıyoruz. Aquapark ve Lunaparkta gerçekleşen eğlenceleri birbirine bağlantılı bir çalışmada sergiliyoruz ki hem aquapark müşterisi lunaparktan, hem de lunapark müşterisi aquaparktan faydalansın diye. Bu sayede, güzel çalışmalar da ortaya çıkıyor açıkçası.

 

Alan içerisinde yürüyüş yollarına yer ayırmışsınız, ayrıca içerisinde balıkların, su kaplumbağalarının olduğu bir de küçük göletiniz bulunuyor. Bu anlamda ziyaretçilerinize hem eğlence hem de dinlence anlamında hizmet sağlıyorsunuz diyebilir miyiz?

Biraz özenerek yaptık bu alanları aslında. Hem yatırımcılarımız hem bizler, beklentilerimiz ne ise onu yarattık. Çünkü, biz de bu tür yerleri kullanan insanlarız sonuçta. Kendimizin beğendiği ve ‘evet bu bizim işimize yarar, bunu müşterimize çok rahat sunabiliriz’ dediğimiz her şeyi burada yapmaya çalıştık. Rahat rahat kaykayına, patenine binenler, bisiklete binenler veya yürüyüş yapanlar, çocuklarıyla beraber parklarda oynayanlar, çimlerde gezinenler, balıklara yem verenler… Bunların hepsini gördünüz zaten.

İlk beton kaykay pisti bizde. Grafiti duvarlarımız var. Onların hepsine baktığımız zaman, rahatlıkla anlaşılabilir ki, aslında hem çocuklara hem yetişkinlere yönelik bir sosyal ortam yaratmış durumdayız. Herkes kendine uygun bir şeyler bulabiliyor burada. Ama sadece tabi ki hizmetimiz bunları sunmakla sınırlı olmayacak, gelen talepleri tekrar değerlendirip ona göre önümüzdeki dönemlerde bu talepleri karşılamak adına kendimizi geliştiriyor olacağız.

 

Alan içerisinde işletmesini yaptığınız bir tenis kortunuz bulunuyor. Bununla ilgili de biraz bilgi verebilir misiniz?

Tenis kulübümüz toplam 7 tane korttan oluşuyor. Bunların 2 tanesi kapalı ve aynı zamanda ısıtmalıdır. Kış döneminde kar yağarken rahat rahat tenis oynayabilirsiniz. 4 tane toprak kortumuz, 3 tane de sert zeminli dediğimiz hard kortumuz var. Genel olarak burada amacımız biraz daha çocuklara yönelik işler yapmak. Özellikle, Cumartesi Pazar sizin de gördüğünüz gibi, sabah 9’da başlayan akşam saat 9’a kadar tamamıyla dolu olan bir kort söz konusu ve her saat gruplar değişkenlik gösteriyor.

Çocuklara hizmet veriyoruz burada. Amacımız, çocukların sadece tenisle zaman geçirmesi değil, tenisi öğrenmesi. Tenisi öğrenip, o tenis kültürünü alıp, turnuvalara katılmasını sağlamak ve tenisi bilen bireyler yetiştirmeyi hedefliyoruz. Çünkü, tenis Türkiye’de çok fazla yaygın değil maalesef, Türkiye’ye iyi tenisçiler yetiştirebilmek istiyoruz. Yaptığımız takım çalışmalarında da bunu önemsiyoruz. Eğer başarılı olmayacak veya tenise eğilimi olmayan çocuklar varsa biz onları eliyoruz. Çünkü amacımız, zaman geçirecek çocuklar değil, tenisi öğrenecek çocuklar yaratmak. Şu anda bu elemelere katılıp içinden elenen çocuk yok. Herkes severek yapıyor. Tabi 5- 6 yaşındaki çocuğa ilk disiplini öğretemezsiniz, önce biraz onu severek, çünkü kendi kültürüyle kendi yorumuyla çocuk yorumuyla tenisi öğrenmesini sağlıyoruz. Buda onun tenisi sevmesini ve ileri götürmesini de sağlıyor aslında. Geçen sene yeni başlayıp ta bu sene turnuvalarda başarı elde eden çok sporcumuz var. Daha 1,5 yıl bir geçmişimiz var teniste ama önümüzdeki senelerde ismimizi ulusal basında çok daha fazla duyacağınızı düşünüyoruz.

ATRAX Fuarı ve bu Fuar kapsamında gerçekleşen konferansımız ve yarışma organizasyonumuz hakkında görüşleriniz ve beklentileriniz nelerdir?

Bence ATRAX güzel bir fuar. Türkiye’de biraz daha genişletilmeli diye düşünüyorum. Çünkü yurt dışındaki eğlence sektöründeki fuarlara baktığımız zaman çok geniş kapsamlılar. Ama tabi Türkiye’de bakış açısının biraz daha değişebiliyor olması lazım bununla alakalı. Ama ben çok başarılı buluyorum fuarı. Aşağı yukarı 3 yıldır ben katılımcı olarak da geliyorum, 3.sene olarak geleceğim bu sene de. Geldiğimizde orada sektördeki insanlarla fikir alış verişi yapabilmek veya sektörü takip edebilmek adına çok önemli bir fuar olduğunu düşünüyorum. Çünkü orada gördüklerimiz veya farklı yeni çıkan ürünleri görmemiz bizim buradaki şekli değiştirmemizi sağlayacaktır. O yüzden fuarın çok önemli olduğunu hatta belki yılda bir değil de ikiye falan da çıkartılması gerektiğini düşünüyorum. Farklı şehirlerde de yapılabilir belki.

Ben Podyumpark’ın inşaat döneminden beri buradayım. Yaptığımız ve ortaya çıkardığımız ürünün çok farklı olduğunun farkındayım. Türkiye’de tek olduğunu biliyorum. Yaptığımız hizmetin ne amaçla yapıldığını çok iyi bildiğim için, biz bu yarışmayı kazanırız diye bekliyoruz. Benzerlerin Türkiye’de hatta yurt dışında çok fazla olmadığını bildiğim için, böyle bir ortam ben burada bir çalışan olarak değil de bir müşteri olarak çocuğumla beraber gelebileceğim bir ortam olarak görüyorum burayı. Böyle yerlere insanların gönül rahatlığıyla çok daha rahat gelebileceğini düşünüyorum.

 

Eklemek istediğiniz bir şey var mı?

Hem ziyaretinizden hem de sektöre verdiğiniz hizmetlerden dolayı gerçekten teşekkür ederiz. Önümüzdeki dönemlerde çok daha iyi olacağına inanıyorum.